
Türkiye'de son dönemlerde art arda yaÅŸanan zehirlenme olayları, toplumda ciddi bir farkındalık oluÅŸmasına neden oldu. Özellikle kalabalık düÄŸün organizasyonlarında tavuk kaynaklı toplu gıda zehirlenmelerinin sıkça görüldüÄŸüne dikkat çekilirken, İstanbul'da Böcek ailesinin tüm fertlerinin yaÅŸamını yitirdiÄŸi kimyasal kaynaklı zehirlenme olayı endiÅŸeleri artırdı.
Uzmanlar hem gıda güvenliÄŸine hem de kimyasal maddelerin eriÅŸimine yönelik uyarılarda bulunuyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı ÖÄŸretim Üyesi Acil Tıp ve Tıbbi Toksikoloji Uzmanı Dr. Vildan ÖZER, Türkiye'de en sık karşılaşılan zehirlenme türünün gıda kaynaklı zehirlenmeler olduÄŸunu söyledi.
SoÄŸuk hava koÅŸullarının baÅŸlamasıyla birlikte halk arasında "Tavuk ürünleri soÄŸukta bozulmaz" düÅŸüncesinin yaygınlaÅŸtığını, bunun da ciddi saÄŸlık sorunlarına yol açtığını vurgulayan Özer, tavuk ürünlerinin dışarıda bekletilmesi veya uzun süre marinasyon için dışarıda bırakılmasının tehlikeye davetiye çıkardığını kaydetti. Özer, "Son dönemlerde zehirlenme haberleri sıklıkla karşımıza çıkmaya baÅŸladı. Bu konuyla ilgili farkındalık da arttı. Aslında gıda kaynaklı zehirlenmeleri sürekli görüyoruz. Ancak İstanbul'daki Böcek ailesinin tüm fertlerinin yaÅŸamını yitirmesi, toplumda daha büyük bir farkındalık oluÅŸmasına neden oldu. Gıda kaynaklı zehirlenmeler ülkemizde en sık görülen zehirlenme türüdür. SoÄŸuk havaların baÅŸlamasıyla özellikle et ve et ürünlerinin özellikle de tavuk ürünlerinin dışarıda uzun süre kalsa bile bozulmayacağına dair yanlış bir algı var. İnsanlar et ürünlerinin daha çok sıcak havalarda bozulacağını, soÄŸuk havalarda ise sorun olmayacağını düÅŸünüyor. Bu yanlış algı nedeniyle özellikle tavuk ürünlerinin marine edilerek dışarıda bekletilmesi sırasında ciddi zehirlenmelerle karşılaşıyoruz. Tavuk ürünleri alındığında hızlı tüketilmesi gerekir. Dışarıda profesyonel ÅŸekilde soÄŸuk zincirle taşınsa da ev ortamında buzdolabına konulduÄŸunda soÄŸuk zincir bozulmuÅŸ olur. Bu nedenle dışarıdan alınan tavuk ürünleri buzdolabında en fazla 48 saat bekletilmelidir. Bekletilecekse dolabın en soÄŸuk olan alt rafında tutulmalı ve 48 saat içinde tüketilmelidir. Zehirlenmeden ÅŸüphelenmemize neden olacak belirtiler; bu ÅŸekilde ÅŸüpheli bir yemek yeme öyküsü sonrası ilk 8 saatte baÅŸlayan bulantı, kusma ve ishaldir. Mantar veya ÅŸüpheli tavuk ve et ürünleri tüketildiyse ve bu ÅŸikayetler ortaya çıktıysa hastaneye baÅŸvurmak gerekir" dedi.
"Yanlış ürün yanlış amaçla kullanıldı"
Otel ve konut ilaçlamalarında kullanılan ürünlere de dikkat çeken Özer, Böcek ailesinin yaÅŸamını yitirdiÄŸi olayda olduÄŸu gibi kimyasal ajanların halk tarafından anlaşılmasının mümkün olmadığını söyledi. Özer, "Kimyasal kaynaklı zehirlenmelerde Böcek ailesinin yaÅŸadığı olayda olduÄŸu gibi halkın bu tür bir ajandan zehirlendiÄŸini anlaması mümkün deÄŸildir. Olay yeri incelemeleri ve Adli Tıp Laboratuvarlarının geniÅŸ kimyasal ajan tespit yöntemlerine raÄŸmen, bu kiÅŸilerin ne sebeple zehirlendiÄŸi bir hafta, on gün içinde ortaya çıkabildi. Dolayısıyla halkın da hekimin de böyle bir ajandan kaynaklanan zehirlenmeyi tahmin etmesi oldukça güç olabilir. Bunu önlemenin tek yolu; panzehiri de olmayan bu ajanlara kolay ve ucuz ÅŸekilde eriÅŸimin engellenmesi ve denetimlerin artırılmasıdır. Otelde yapılan ilaçlamanın muhtemelen hamam böceÄŸi veya tahtakurusuna yönelik bir uygulama olduÄŸu düÅŸünülüyor. Ancak bu tür ajanlar, insanların aktif olarak bulunduÄŸu yaÅŸam alanlarında kullanıma uygun deÄŸildir ve bu koÅŸullar için ruhsatlandırılmamıştır. Yanlış ürün yanlış amaçla kullanılmıştır. Böyle bir zehirlenme etmenini halkın ve doktorların tanıyıp anlayabilmesi her zaman mümkün olmamaktadır. Zira bu tür kimyasallara maruziyet sonrası en sık görülen bulgular genellikle bulantı, kusma ve ishaldir; çoÄŸu insan bunu gıda zehirlenmesi sanabilir. Birçok viral hastalık da bu belirtilerle baÅŸladığı için hastaneye baÅŸvuran kiÅŸilerde, doktorun tanı koyması her zaman mümkün olmayabilir. Çünkü zehirlenme vakalarının çok azında laboratuvar tetkikleri ile tanı koymak mümkündür. ÖrneÄŸin karbonmonoksit zehirlenmeleri veya bazı ilaç zehirlenmelerinde bunu kan tahlilleriyle gösterebiliriz. Ancak maalesef çoÄŸu kimyasal zehirlenmede kan tahlilleri tanı koydurucu deÄŸildir. Bu nedenle, kan tahlilleriyle saptanamayan zehirlenme durumlarında tanıya yardımcı olabilecek en deÄŸerli unsur, hastanın verdiÄŸi kapsamlı ve ayrıntılı öyküdür" diye konuÅŸtu.
"Tahliller temiz çıkabilir ama sorun devam ediyor olabilir"
Tahlillerde herhangi bir bulgu çıkmamasının zehirlenme olmadığı anlamına gelmediÄŸi, zehirlenme dışında farklı saÄŸlık sorunlarının da bulantı ve kusmaya yol açabileceÄŸi hatırlatan Özer, "Tahlillerde bir bulgu çıkmaması, bir sorun olmadığı anlamına gelmez. Bulantı kusma gibi ÅŸikayetler hemen hemen her hastalıkta ortaya çıkabilir. ÖrneÄŸin baÅŸ aÄŸrınız olduÄŸunda bile bulantı kusma yaÅŸayabiliyorsunuz. Yani bu belirtilerin olması hem ciddi bir durum olduÄŸunu hem de olmadığını gösterebilir; kesin bir yargıya varmak her zaman mümkün deÄŸildir, hastanın muayene bulguları ve verdiÄŸi öykü ile birlikte olayı deÄŸerlendirmek gerekir. Özellikle toksikoloji alanında bölgenin en büyük ve önemli merkezlerinden biri olarak bize baÅŸvuran hastalarda adeta bir dedektif gibi hareket ediyoruz. Hastanın bu olaydan etkilenen baÅŸka kiÅŸilerle teması olup olmadığı, en son ne yediÄŸi, çevrede ne bulunduÄŸu gibi her detayı tek tek soruyoruz" ifadelerini kullandı.
Ulusal Zehir Danışma Merkezi: '114'
Tüm vatandaÅŸların zehirlenme ÅŸüphesi olduÄŸunda 24 saat hizmet veren Ulusal Zehir Danışma Merkezi'ni arayabileceklerini kaydeden Özer, "Türkiye'de Ulusal Zehir Danışma Merkezi (UZEM) bulunmaktadır. Zehirlenme ÅŸüphesi durumunda ya da hastaneye ulaşımın zor olduÄŸu durumlarda özellikle kırsal bölgelerde yaÅŸayan kiÅŸiler için 114 hattı 7/24 aranabilir. Bu hat sadece zehirlenme durumlarında deÄŸil, bilgi almak için de kullanılabilir. Ancak bu numara yeterince bilinmediÄŸi için birçok kiÅŸi doÄŸrudan hastaneye baÅŸvuruyor. Oysa vatandaÅŸlar bulundukları yer fark etmeksizin 114'ü arayarak zehirlenme açısından deÄŸerlendirme ve yönlendirme alabilir, hastaneye gidip gitmemeleri gerektiÄŸi konusunda bilgi edinebilirler" uyarısında bulundu.